Ahi; eli açık, cömert, konuksever, kardeş, yiğit anlamına gelmektedir.
Ahilik Teşkilatı ise; Türkler arasında gelişip yaygınlaşan sanat, ticaret, dayanışma
ve yardımlaşma kurumudur. Ahilik; iş ahlakını savunan, sermayeyi ve işçinin alın terini
koruyan, akıl, ahlak, bilim ve çalışma prensipleri üzerine kurulan, günümüzün
kooperatifçilik, sendikacılık, sosyal güvenlik, kalite ve fiyat kontrol sistemine benzer
yönleri olan bir teşkilattır.
Ahilikte kalfalıktan ustalığa geçen kişilere bir törenle şed bağlanırdı. Böylece fütüvvet
yoluna giren usta, Ahi Evran düsturuna göre “elini, sofranı, kapını açık tut, dilini
gözünü ve belini bağlı tut” ilkesine bağlı kalırdı.
Mesleği debbağlık olan Ahi Evran-ı Veli, kurmuş olduğu teşkilatın Selçuklu ve Osmanlı
coğrafyasında yayılmasını sağlamıştır. Ahilik Teşkilatı’nın, Osmanlı Devleti’nin kuruluş
safhasında da büyük etkisi olmuştur.Ahi Evran-ı Veli’nin türbesinin bulunduğu Ahi Evran Külliyesi,
Kırşehir il merkezinde,Ahi Evran Mahallesinde yer almaktadır. XIV. yüzyılda basit bir zaviye olarak kurulduğu
tahmin edilmektedir. 1450’de türbenin üzerine bir bina yaptırılmış, 1481’de bu bina
genişletilmiş ve 1561’de de yapıya mescid ilave edilmiştir. Minaresi, XX. yüzyılın
başında inşa edilmiştir. Ahi Evran Külliyesi, Osmanlı İmparatorluğu zamanında Türk
debbağlarının ve zanaat erbabının manevi merkezi olmuştur.